Psikoterapi nedir?
Psikoterapi konuşmaya dayalı bir terapi yöntemidir. Konuşma terapisinde kişinin ruhsal süreçleri
terapist ve danışan ikilisinin işbirliğinde incelenir; psikolojik zorlanma ve şikayetleri ele alınır; kişi
hayatında keşfetmek, değiştirmek istediklerine dayalı bir çözümleme sürecinin içine girer. Terapi,
çerçeve olarak adlandırılan belirli bir yapı içerisinde gerçekleşir. Buna terapinin nasıl bir yöntemle
ilerleyeceği, ne kadar sıklıkta görüşüleceği, terapinin ne kadar süreceği gibi detaylar dahildir.
Çerçevenin yapısı terapistin çalışma şekline göre değişiklik gösterebilir; ancak her terapist uyması
gereken değişmez etik kurallara tabiidir.
Terapiye kimler gelir?
Terapiye başlamanın pek çok sebebi olabilir. Kişinin yaşadığı ruhsal zorluklar bu sebeplerden bir
tanesidir. Bunun dışında kişinin kendini daha yakından tanıma isteği, yaşadığı ilişkisel zorluklar,
hayatında tekrar eden ve rahatsızlık veren örüntüleri fark etmesi, geçmiş deneyimler üzerine
çalışma niyeti, hayatını istediği yönde değiştirme arzusu gibi pek çok sebep terapiye başlamak için
önemlidir.
Psikoterapi farklı yaş gruplarına, bireysel ve grup terapi şeklinde uygulanabilir. Çocuk ve ergenler,
yetişkinler, çiftler yukarıda bahsedilen çeşitli sebeplerle terapiye başvurabilirler. Navia Psikoloji
olarak merkezimizde ergen ve yetişkin bireylere psikoterapi hizmeti verilir. Bununla birlikte, grup
terapi çalışmaları yapılır.
Terapiden ne beklemeliyim & Terapide beni ne bekler?
Psikoterapi kişiye özel, biricik bir süreçtir. Bu nedenle terapiden beklenenlerin de kişiye özgü
olması kaçınılmazdır. Süreçten beklenenler hakkında seanslarda konuşulması ve beklentilerin
anlaşılması önemli bir gündem maddesidir.
Her ne kadar beklentiler kişiye özgü olsa da, terapide sıklıkla rastlanan beklentilerden bazıları;
- Güvenli ve yargısız bir alan bulmak,
- Kendini ve yaşantını daha iyi tanımak,
- Duygularını anlamak ve daha iyi düzenlemeyi öğrenmek,
- Geçmişin bugünkü yaşamına etkisini keşfetmek,
- Sağlıklı bağlar kurmayı desteklemek,
- Alternatif bakış açıları ve çözüm yolları kazanmak
olarak sıralanabilir.
Terapinin belirli bir ritimde gerçekleştirilmesi önemlidir. Navia Psikoloji’de seansları düzenli
aralıklarla, uzun dönemli ve ucu açık olarak gerçekleştiririz. Seanslarda danışanların zihninden
geçenleri olabildiğince serbest bir şekilde terapistleriyle paylaşmaları beklenir.
Terapist ve danışanın yapacağı ilk değerlendirme seansı tüm bunların konuşulacağı seanstır. Bazı
durumlarda bu değerlendirme birden fazla seans sürebilir. Değerlendirme seanslarında danışan
beklentilerinden bahseder, terapist çalışma şeklini açıklar. Bunun neticesinde, terapist ve danışan
birlikte çalışmaya karar verdiğinde süreç başlar.
Psikoterapi nasıl çalışır?
- Uygulama
Psikoterapinin merkezinde danışan ile terapist arasında güvene dayalı ilişki bulunur. Terapist,
yargılamadan dinleyen, güvenli bir alan sunan ve sürece rehberlik eden bir roldedir. Terapide birey
düşüncelerini, duygularını ve davranışlarını daha yakından inceleyerek kendine dair içgörü
kazanmaya başlar. Çoğu zaman, kişinin bilinçli olarak farkında olmadığı süreçler ve geçmiş
deneyimlerin bugünkü yaşantıya etkileri fark edilir.
Psikoterapide kullanılan yöntemler terapi türüne göre değişir. Bazı yaklaşımlar konuşmaya, bazıları
bedensel farkındalığa, bazıları ise yaratıcı süreçlere (sanat, oyun, hayal gücü vb.) odaklanır. Kişinin
ihtiyaçları ve beklentilerine göre çalışma bireysel terapi, grup terapi, çift ve aile terapisi gibi çeşitli
şekillerde gerçekleşebilir.
- Sıklık
Psikoterapinin süresi, sıklığı ve zamanlaması; bireyin ihtiyaçlarına, kullanılan terapi yaklaşımına ve
hedeflerine göre değişir. Ancak, Navia Psikoloji olarak anlamlı bir süreç için görüşmelerin düzenli
olmasını ve haftada en az bir seans yapılmasını öneririz. Daha derinlemesine bir çalışma için
haftada birden fazla seans da yapılabilir.
- Süre
Seans süresi terapistin çalışma şekline, birey ve gruplarla çalışmak gibi birçok faktöre göre
değişkenlik gösterebilir. Seansların haftanın hangi gün ve saatinde yapılacağı terapist ve danışanın
uygun zamanlarına göre ortaklaşa belirlenir. Seanslar zamanında başlar ve zamanında biter. Geç
gelinmesi durumunda, seans önceden belirlenmiş bitiş saatinde sonlanır.
Terapi uygulamaları, ekoller neye göre değişir?
Psikoterapinin insan ruh sağlığı üzerindeki faydalarının keşfedilmesinden bu yana yıllar içerisinde
çeşitli yöntemler (ekoller) doğmuştur. Bu yöntemler iyileşme sürecinin nasıl gerçekleşeceği
açısından temelde amaç, yöntem, terapinin sıklığı, süresi gibi çeşitli açılardan farklılıklar
gösterebilir. Navia Psikoloji’de her terapist uzmanlaştığı ekol ve çerçeve içerisinde çalışmalarını
sürdürür.
Zamanımızda en yaygın kullanılan başlıca ekoller Psikanalitik / Psikodinamik Psikoterapi, Bilişsel
Davranışçı Terapi (BDT), Varoluşçu Psikoterapi, Somatik Deneyimleme, EMDR, Şema Terapi vs.
olarak sıralanabilir. Kimi ekoller derinlemesine çalışmayı içeren, açık uçlu süreli ve bilinçdışı gibi
dinamikleri barındırırken; kimileri ise semptom ve şikayet odaklı, kısa dönemli terapilerdir. Navia
Psikoloji’de biz derinlemesine çalışmayı içeren, uzun dönemli ve açık uçlu bir çalışma şeklini
benimsemekteyiz.
Terapide mahremiyet ve gizlilik nedir?
Terapide mahremiyet, danışan ile terapist arasındaki görüşmelerin gizli tutulmasını ve danışanın
paylaştığı bilgilerin korunmasını ifade eder. Bu, terapötik ilişkinin temel taşlarından biridir ve
terapinin çalışması için gerekli olan en kritik kavramlardan biri olan güvenin oluşmasına katkıda
bulunur. Çalışmanın gizliliğini korumak terapistin tabii olduğu en önemli etik kurallardan birisidir.
Psikoterapi ne kadar sürer & Ne zaman sonlanır?
Terapinin ne kadar süreceği birçok etkene bağlıdır. Bunlardan birisi, terapistin çalışma çerçevesi ve
şeklidir Bazı çalışmalar kısa dönemli, semptom odaklı ve yapılandırılmıştır. Bazıları ise, uzun
dönemli, derinlemesine çalışan ve ucu açık süreçlerdir. Bir diğer etken ise, danışanın terapiye
devam etme arzusudur. Süreç ancak danışan kendi ile çalışmaya istekli olduğu müddetçe devam
edebilir.
Terapinin ne zaman sonlanacağına dair genel bir bilgi vermek mümkün değildir. Her terapi süreci
biricik olduğu gibi her terapinin sonlanışı da biriciktir. Bu, sürecin dinamiklerine bağlı olarak her
danışan için değişkenlik gösterir. Çalışmanın sonuna gelindiğinde terapist ve danışan ortaklaşa bir
bitişe karar verirler. Burada önemli olan nokta, bitişin de sürecin diğer parçaları gibi terapist ve
danışan ikilisi tarafından birlikte ele alınarak değerlendirilmesidir. Sonun konuşulabilir olması
çalışmanın bütünü için kritiktir. Bunlara ek olarak, danışan terapiyi sonlandırmak istediği noktada
bunu yapabilir. Şayet danışan süreci bitirmek isterse, terapisti ile bunu paylaşarak bir veda süreci planlanır.